Bir dal Sigara

Uzun zaman sonra mutfağa geçtim.
İlk değildi ama son olabilirdi, kim bilir?
Pencere önüne koydum bir sandalye, oturdum.
Çay koydum en sevdiğinden.
Açtım camı esip gitsin diye şu özlem, evden çıksın diye bu kasvet,
seni bulsun diye bu hasret, savaşsın diye ruhum, hadi biraz sabret!
İçeri esen rüzgarla elime bir sigara alıp yakma isteğim aynı zevktendi.
Gittim odamdan bir dal sigara aldım ve yakmadım.
Sevmem ki ben sigara. Odadan da sigara almadım zaten.
Tamam, kendini bir yerlerde düşürdün bulamıyorsun ama sigara da nerden çıktı şimdi?
Duyduğum haberleri geçirdim sonra aklımdan. 
Ne vahim bu ülkenin hali diyen bir vatandaş serzenişte, diğer yandan kira derdine yanan öğrenci saflığı, başsağlığına giderken kaza yapıp felç kalan yalnız adamın trajik vakası, 'bu aralar çok şanslıyız' derken kafasına kuş pisleyen gencin üç gün sonraki ölü bedeni 
ve bir düzine gözüme takılan intihar haberleri...
Kimleri sınıyoruz biz, ne için diye kızıyorum etrafa, halbuki kimse yok etrafta çay buharından başka.
Bulandı etraf. Sesim de çıkmıyor, unuttum mu ne ?
Bugün çok şey, bulanık.. Bir yerlerde kaldım ben, sesimi kısmam gerekiyor.
Belki yok etmem, keşke susabilsem..
Müzik açmak geliyor içimden, lakin sürekli kendime kızıyorum bir türlü seçememekten.
Bu sefer bütün gün içimi kemiren şeyin ne olduğunu düşünmeye gayret ettim.
İzmir’de sporcu bir arkadaşım bana ‘melankolikmişsin, öyle duyumlar aldım daha doğrusu’ demişti, aklım ona gitti, merak ettim.
Düşümdüm ve melankolik olmadığıma karar verdim.
Bardağın dolu tarafını görmeme rağmen boş olan tarafına daha çok kafa yoruyorum, o kadar.
Önceliğim bardağı görmek tabi.
Bardak dedim de, nasıl dalmışsam çayın buharına, çayım soğumuş.
Sonra biraz dışarıya baktım, elime bi kitap aldım, bulaşık yıkadım, iki kişilik çay yaptım, gidenlerden en az biri gelir diye bekledim, yarım bardak dolusu su koydum ve üstüne biraz kafa yordum.
Zaman diyorum, nasıl geçer ki başka?
Ne dışardan bana bakan oldu, ne kitabı okuyabildim. Çayların biri hep soğudu, gidenlerden kimse gelmedi, bardağın çok dolu olduğuna karar verip suyu boşalttım ve kafamı daha çok yordum;
zaman diyorum, nasıl geçer ki başka ?
Uzun zaman sonra mutfağa geçtim.
İlk değildi ama son olabilirdi, kim bilir?
Bir şey soracağım size, zamanı öldürmek suç mudur ?

Tamam Mıyız-Sıla



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...