Hissiyat

Aradaki mesafenin önemi yok.
Hissiyat bu!
Fark ediyorum içindeki kederin büyüklüğünü.
Kayboluş bu!
Zaman ve mekan: 'Hiç'
Dibine vurması,
çaresizliğin bu!
Yorulmadık mı sence de aramaktan?

BeniUnuturmusun?


Hiç Kimseyim


İşte, buraya kadar geldim ve nereden bitireceğimi bilemiyorum.
Elbette nereden başlayacağımı bilememeyi tercih ederdim, lakin ben de böyle bi ziyanım; bir takım şeyleri neresinden bitireceğimi bilemiyorum.
Ama ben saplantı yapmışım öyle değil mi, çünkü her şeyi en iyi bilen siz insanlar, öyle olduğunu iddia ediyorsunuz. Ne de çok biliyorsunuz ah canım insanlar.
Benim bindiğim durakta neden hiç güzeller olmuyor? İntihar oranı yükselmesin diye köprüye durak koymadıklarını neden sadece ben biliyorum?
Siz benim koltuğumda oturuyorsunuz insanlar, ben neden kaldırımlarda dikiliyorum?
Ama o beni sevmiyor değil mi? Ben kendi kendimi harcıyorum.
Bakın insanlar, siz öyle oralardan pek güzel biliyorsunuz her şeyi ama neden içi yanmaya devam eden hep ben oluyorum?
Neden müebbet seven hep ben oluyorum?
Neden hep benim burun deliklerim yanıyor insanlar, neden ben de sizler gibi mutlu olamıyorum?
İnsanlar sizi hiç sevmiyorum.
Bana sevdiklerimi vermiyorsunuz insanlar, ben sevmekten neden vazgeçemiyorum?
Ben ne istiyorsam öyle olacak lan insanlar! Siz kimsiniz ki açıklama yapmak zorunda kalıyorum?
Sonra siz ikiye felan da ayrılıyorsunuz, neden hep ben ortada kalıyorum?
Oğlum insanlar, ben neden sizin gibi sarhoş olamıyorum?
Beni biraz anlayın insanlar, çok acı çekiyorum.
Yatıyorum kalkıyorum geçmiyor insanlar, bana yardım edin, ben ne yapacağımı bilemiyorum.
Denizleri izliyorum insanlar, siz manitanızın boynunu emerken ben asfaltları izliyorum, uzun yollar gidip geliyorum, beni hor görüyorsunuz da, siz benim sevdiğimin koynunda yatıyorsunuz be  insanlar, ben size bir şey diyor muyum?
Sakın sevmeyin beni, hiçbirinize karşı minnet duymuyorum.
Bir köpek kadar olamıyorsunuz be insanlar, size hiç acımıyorum.
Unuttum gitti insanlar, bana inanmayın, hepinizi kandırıyorum.
Beni rahat bırakın artık insanlar, ben sevmekten başka bir bok bilmiyorum.






Çıldırmıcam


Gerçeğin anlamsızlaştığı yerdeyim artık,
Sonsuzun sıfıra dönüştüğü yerdeyim…
Düzensizlik son derecesine ulaştı.
Uzaktakiler ve yakındakiler;
Hepsi aynı, hepsi tek
Ve hepsi hiç…
Varlık yokluğun içine saklanmış,
Çürümeye başladı bile.
Bense titriyorum bir köşede…
Oturuyor muyum,
Yoksa ayakta mıyım?
Algılarım kilitlenmiş.
Ne korku, ne acı, ne de huzur;
Duygularım çalışmıyor artık…
Eylemsizlik için akıyor zaman
İlerledikçe hızlanıyor,
Hızlandıkça savruluyor kelimeler…
Ve tüm özelliklerim siliniyor.
Tüm kurallar çiğneniyor.
Yerle bir oluyor fizik yasaları…
Farklı kavramlar eşitleniyor tamamen.
Hiçbir şey görmediğimi görüyorum.
Boyutsuz, şekilsiz ve renksiz evren!
Artık biliyorum,
Ya sen yoksun,
Ya da ben… 


Çıldırmıcam

Üç-Dört

Yalnızlık zordu.
Bazen, insanlardan kaçma isteği doğuyordu içimde. Tam anlamıyla kaçmak.
Onların olmadığı ve hiçbir zamanda olmayacakları bir yere gitmek.
Sonra, soğuktu yalnızlık.
Bazen, eve doğru yürürken, aklımda garip düşünceler canlanırdı.
Hepsinin sadece üç-dört dakikalık ömrü vardı.
Ve umuttu yalnızlık. Her zaman umuttu.





LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...