Demiştim


şarkılar , sarkılar cok hüzünlü
hayat da öyle
hele kitaplar
soluk alabildiğim tek yerler
bir de eksik mavi bir gökyüzü,
mavi de sensin.
demiştim sana.
özlüyorum bazen çok
öyle özlüyorum ki koca şehrin canı yanıyor sanki
benim mi? yanıyor.
kimi özlüyorum ki bu kadar.
yükseklerden uçan kuşun yere duraksızın düşmesi gibi hayat bu aralar,
canımla besliyorum, şu hüznün kuşlarını
önüm karanlık, göremiyorm bir şey
ve biliyorum bu karanlığın anlamıda sensin
hayallerim kırılmış
kalbim baya bi yaşlanmış
demiştim sana
"elime yüzüme bulaşır, ben sensizligi beceremem." diye


Böyle Kal


Broken


İçimde birşeyler öldü sanıyordum bu akşamüstüne kadar. 
Sonra ne oldu bilinmez aslında yeni birşeyin başladığını hissettim. 
Yeni bir yaşam.
Onu henüz nasıl kuracağımı bilmesem de başladı işte. 
İyi olacak biliyorum. Olmazsa da olduracağım. 
İşte buna yemin edebilirim. 

Neyse hayat fazla zamanını almayayım.
Bilirim sen boyun eğmeyenlerden fazla haz etmezsin. 
Beni de ailenin yaramaz çocuğu kabul et bundan böyle. 
Bilirim sen en çok kızdığını en çok seversin..


Bir şeyler


Sizlere biraz belirsizlikten bahsetmek isterim. Bakın hani o düşük bütçeli korku filmlerindeki gibi yemesidir, ayna karşısında. İnsanı en çok beklemek yorar, beklemek; hücrelerini  sarımsak gibi döver, tansiyonları düşürür, çıkarır ya da bilemiyorum; bendeki bilmek uydurmak kadar.
Korku diyordum, korkmak, bazıları, korkuların üzerine gidilmesinden yanadır, ben de yanayım, daha önce de yanmıştım, gerekirse bir kez daha yanarım; ama küllerden doğan tek şey pis bir kokudur.
O, burnunu tıkar belki bir başkası ortalığı süpürür, illa süpürür, biri mutlaka, bakın öyle değil mi, devam edebilmenin temeli budur?
Bazıları korkakları sevmez, onlar daha mı korkaktır, neden sonra anlaşılır ki bu yüzden kaçarlar emin değilim, ah be güzelim; bendeki eminlik ve güven duygusu 19 yaşımda sahip olduğum şey kadar. 
Herkesin bi şeyleri vardıysa, senin neden olmasındır?
Senin neyin olmuştur ki bu güne dek, bıraksınlar bi ondanın olsundur, istediğini düşündüğün yegane şey belki de asla sahip olamayacağını bildiğindendir, sanmaktan ibarettir.
Gerçekler başkadır da kaçmak için yaş aldıkça odandaki dolap yerine bir hayali tercih etmeye başlamışsındır; ama herkesin vardır da senin niye olmasındır öyle değil mi? Bakın; yalan, komik, rüya, tamam becereme ama neden senin de bir şeylerin olmasındır?
Bir gün biri çıkar, süpürür küllerini ve korkularının üzerine kalın yorganlar örter..


Öyle değil mi?


LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...